Beni takip et!

Burcu Yılmaz yazdı

Burcu Yılmaz yazdı...

                Burada sesler iyice çoğaldı. Senin uydurdukların da var üstelik. Hem baksana, sesler birbirine karışınca yeni bir dil çıkıyor ortaya! Şimdi öteki arkadaşları bulalım!

İki buçuk yaşını geçtiğin için çok şanslısın. Zira sana şimdi anlatacağım ve yılın en iyilerinden seçilen kitaplara ba-yı-la-cak-sın! Annenden ayrışma döneminde olduğun şu günlerde özerklik duygunu, egonu güçlendirecek bu kitaplarla eşyayı kontrol edebildiğini görecek, öte yandan çeşit çeşit oyun oynarken büyüklerinle bağ da kuracaksın.

Binbir Oyun’la başlayacağımız oyun, her kitapta birazcık daha karmaşıklaşacak. Takla atmayı bırakıp yanıma gel de işimize bakalım artık!

‘BİNBİR OYUN’

Serinin ilk kitabı Binbir Oyun’da sarı yuvarlakla tanışacaksın. “Sarı yuvarlağa bas ve sayfayı çevir” komutuyla oyun başlıyor! Bakalım komut alma becerin ne âlemde?  Şimdi “soldaki sarı yuvarlığı yavaşça ovala”. İşin içine yön, renk bilgisi ve motor beceriler de giriyor baksana! Zira artık bir de kırmızı yuvarlağın var. Yetmezmiş gibi birkaç sayfa sonra sarı yuvarlağa “beş kere bas” komutu geliyor ve galiba sayıları öğrenmeye başlıyorsun.  Ardından işler biraz daha karışıyor ve mavi bir yuvarlak oyuna katılıyor. Ama merak etme, renkleri karıştırmayacaksın. Zira her renkle uzun uzun vakit geçirdikten sonra yeni renk işe karışacak. Bir sonraki sayfada “aynı şekilde” diyor kitap. Demek zihnini de güçlendiriyorsun. Beş kere sarıya, beş kere kırmızıya, beş kere maviye derken bir bakacaksın yuvarlaklar çoğalmış ve her biri beşer tane olmuş. Madem bu kadar kalabalıksınız, kitabı biraz salla. Sonra tekrar salla; baksana yaptıkların işe yarıyor. Galiba kontrol sende! Hadi şimdi de ışıkları yakıp söndür. Of! İki yuvarlak yer değiştirdi. Hangileri olduğunu bul da değişimi fark edebiliyor musun bakalım. Tamam, şimdi biraz üfle, ama biraz, çünkü nefes kontrolü önemli. Şimdi de biraz el çırp ve kocaman kocaman yuvarlakların arasından geçip sarı yuvarlağı takip et.

‘OYUN OYNAYALIM MI?’

Bakalım bu işte ne kadar iyisin! Şimdi hafızan ne kadar güçlüymüş, odaklanabiliyor muymuşsun, dikkatin ne âlemde göreceğiz. Sarı yuvarlak, bir çizginin üzerinde ve onu o çizgi üzerinde tutmalısın. Aman dikkatin dağılmasın. Vay canına! Sarı yuvarlak birden büyüyüverince çok mu şaşırdın? Bu kalabalıkta onu fark ettin ama, değil mi? Aferin sana, dikkatin hiç fena değil. Bak, sarı yuvarlak bir hikâye anlatmaya başlıyor. “Şişt!!!” dediğine göre sessiz olmalısın. Kendini kontrol etme becerin iyi mi acaba? Hem bu sayfanın kenarında biraz siyahlık var. Parça - bütün ilişkisi kurmakta fena değilsen sonraki sayfada karşına ne çıkacağını kestirebilir ve bu hikâyeyi sen tamamlayabilirsin belki de. Ya da en azından tahmin edersin.  A- ha! Yeni bir renk çıktı ortaya; yeşil! Üstelik ilerleyebilmen için onun iznine ihtiyacın var. Trafik ışıkları geldi aklına değil mi? İşte sana hayatla ilgili bir kural! Fark ettin mi, okula gittiğinde kalemle yapacağın alıştırmaları parmaklarınla yaptın şimdiye dek.

‘SES ÇIKARAN KİTAP’

Ta da! Bu iş heyecan verici olmaya başlıyor. Sesini yükselteceksin, alçaltacaksın ve bu sırada oyun arkadaşın mavi yuvarlağın büyüyüp küçüldüğünü göreceksin. Bu kadar da değil; hızlanıp yavaşlayacaksın ve mavi yuvarlakların birbirinden uzaklaştığını ya da birbirine yaklaştığını göreceksin. Anlayacağın soyutla somutu birleştirerek bu oyunu daha iyi kavrayacaksın. Binbir Oyun’da nefesini ne kadar kontrol edebildiğini görmüştük hatırlıyor musun, işte oradaki oyun seni bu kitapta dünyanın en uzun oooooooooooooo sesini çıkarmaya hazırlıyordu. Galiba bu işi de kıvırdın. Baksana, mavi yuvarlak suya atladıktan sonra kuyruğu mu olmuş? Bu belki de bir balık ama tam da balık değil gibi… Bu şekli sen bir şeye benzet bakalım. Çağrışım denen bir şey var ne de olsa. Oyun ilerledikçe ve sen üşüyen, üzgün veya robot gibi konuşan o ve a sesleri çıkardıkça sesleri taklit etmeyi öğreneceksin. Tıpkı hayvanların seslerini taklit etmeye başladığımız dönemde olduğu gibi. Hey! Bir kavga mı çıktı! Tamam, bu oyun öfkelenmene ve sesini yükseltmene izin veriyor. Öfkeyi ifade etmek iyi bir şey sonuçta. Böylece duygularını düzenlemeyi de öğrenebilirsin hem. Bu kadar kavga ettikten sonra artık sakinleşebilirsin. Yapıcı olma zamanı. Bak, yeni bir arkadaş da geldi. Burada sesler iyice çoğaldı. Senin uydurdukların da var üstelik. Hem baksana, sesler birbirine karışınca yeni bir dil çıkıyor ortaya! Hadi şimdi öteki arkadaşları bulalım!

*

Sen bu satırları okur ve yerinde duramazken serinin dördüncü kitabı Karıştır Renklendir’in çıkmasına çok az kalmış olacak. Renkleri daha yakından tanıyacağın bu kitap, evin duvarlarında harikalar yaratman konusunda ilham verecek sana. Sadece birkaç renkle ne çok renk elde edebileceğini, ana ve ara renkleri keşfetmenin seni de en az benim kadar heyecanlandıracağından eminim. Bu dört kitaba da kaldıkları yerden devam edebileceğini unutma. Şimdi gitmeliyim. Yuvarlaklar gıdıklıyor.

Binbir Oyun, Hervé Tullet, Çeviren: Cüneyt Dalgakıran, Timaş Çocuk, 56 sayfa, 2018, 2.5+ yaş

Oyun Oynayalım mı?, Hervé Tullet, Çeviren: Gizem Şakar, Timaş Çocuk, 60 sayfa, 2019, 3+ yaş

Ses Çıkaran Kitap, Hervé Tullet, Çeviren: Gizem Şakar, Timaş Çocuk, 72 sayfa, 2019, 3+ yaş

Renkler, Hervé Tullet, Çeviren: Gizem Şakar, Timaş Çocuk, 72 sayfa, 2019, 3+ yaş