Reklam

Türk ve Dünya edebiyatından unutulmayan 19 kısa öykü kitabı

Türk ve Dünya edebiyatından unutulmayan 19 kısa öykü kitabı
14 Şubat 2022 - 11:05
Bugün Dünya Öykü Günü… Öykü edebiyatın en bilinen türlerinden bir tanesi. Bu yüzden de büyük yazarların birçoğu bu alanda ölümsüz eserler vermiştir. Biz de 14 Şubat dolayısıyla ListeList internet sitesinin derlediği Türk ve Dünya edebiyatından kısa öyküler seçkisini sizinle paylaşıyoruz.

Bütün Öyküleri – Edgar Allan Poe
Kitabın Tanıtımından: Edgar Allan Poe, insan ruhunun dehlizlerindeki dillendirilemeyen duyguları, yüzyıllara meydan okuyan bir ustalıkla kaleme alıyor. Amerikan edebiyatına Gotik türünü tanıtan ve 19. yüzyıldan bugüne kadar hem doğrudan hem dolaylı olarak etkisi devam eden Poe’nun öyküleri de hayatı gibi karanlıkla bezelidir. Korku, gerilim, fantastik kurmaca ve polisiye gibi türlerin temellerinde bıraktığı iz, günümüz kitaplarının pek çoğunun merkezinde ansızın belirir. “Dehşet Öyküleri”, “Gizemli Öyküler ve Dedektif Öyküleri” ve “Politik ve Edebi Taşlamalar” başlıkları altında toplanan öykülerin bu ilk cildinde ürperti, korku, gerilim gibi insan hayatındaki tüm ilkel içgüdüler, okuru iç dünyasında görmezden geldiği, kaçındığı yönleriyle yüzleştiriyor. 

Dokuz Öykü – J. D. Salinger
İlk kez 1953 yılında yayımlanan ve J. D. Salinger tarafından kaleme alınan Dokuz Öykü, “Muz Balığı İçin Mükemmel Bir Gün” ve “Esmé İçin – Sevgi ve Yoksunlukla” adlı yazarın en ünlü iki öyküsü de dahil olmak üzere dokuz tane kısa öyküden oluşmaktadır. Muz Balığı İçin Mükemmel Bir Gün adlı öyküsünde, Salinger’ın kısa öykülerinde sıkça kullandığı kurgusal Glass ailesinin bir üyesi olan Muriel ve yakın zamanda bir ordu hastanesinden taburcu edilen İkinci Dünya Savaşı gazisi ve Muriel’in kocası Seymour Glass’ın Florida’da geçirdikleri tatillerinden bir inceleme sunar. 

Altıncı Koğuş – Anton Çehov
Tarihteki en büyük kısa öykü yazarlarında biri sayılan Rus oyun ve öykü yazarı Anton Çehoç’un 1892 yılında yayımlanan Altıncı Koğuş adlı kısa öyküsü, küçük bir kasabada eski, karanlık, tozlu bir sanatoryumda geçiyor. Toplumda deli olarak kabul edilen farklı zihinsel sorunlardan muzdarip insanların hikayesi etrafında şekillenen Altıncı Koğuş, aynı zamanda tüm öykü boyunca Dr. Ragin’in hayatının bir değeri olup olmadığına karar vermeye çalıştığı bir iç savaşa odaklanır.

Alemdağ’da Var Bir Yılan – Sait Faik Abasıyanık
1940’lı yıllarda Türk edebiyatının en önemli edebi şahsiyeti olarak kabul edilen ve en başarılı kısa öykü yazarlarından birisi olan Sait Faik Abasıyanık, Emekçileri, balıkçıları, çocukları, işsizleri ve yoksulları sert ama insancıl betimlemeleriyle Türk edebiyatında yepyeni bir üslup oluşturmuş, Türk öykücülüğüne yepyeni bir soluk getirmiştir. Abasıyanık’ın Alemdağ’da Var Bir Yılan adlı öykü kitabında; Öyle Bir Hikâye, Yalnızlığın Yarattığı İnsan, Alemdağ’da Var Bir Yılan, Panco’nun Rüyası, Yani Usta, Çarşıya İnemem, Yılan Uykusu adlı yedi farklı öykü yer almaktadır. 

Sevgili Hayat – Alice Munro
Alice Munro’nun görüş netliği ve hikâye anlatma konusundaki eşsiz yeteneği ile dolup taşan Sevgili Hayat, gidişler ve başlangıçlar, kazalar ve tehlikeler, hem hayali hem de gerçek evden gidişler ve eve dönüşler hakkındaki bu hikayeler, sıradan hayatın ne kadar tuhaf, tehlikeli ve olağanüstü olabileceğinin parlak, silinmez bir portresini çiziyor. 

Dublinliler – James Joyce
İrlandalı şair, roman ve kısa öykü yazarı James Joyce’un en çok bilinen eserlerinden biri olan Dublinliler on beş ayrı kısa öyküyü içeren bir koleksiyondur. 20. yüzyılın ilk yıllarında Dublin ve çevresindeki İrlandalı orta sınıf yaşamının natüralist bir tasvirini içeren hikayeler, toplu bir şekilde bir ulusun portresini çizer.

Kadınsız Erkekler – Haruki Murakami
Japon edebiyat çevrelerinde sıklıkla Japon olmamakla itham edilen ve kendisini “Japon edebiyat dünyasında adeta bir kara koyun” olarak gören Haruki Murakami’nin 2014 yılında yayımlanan Kadınsız Erkekler, yedi ayrı kısa öyküden oluşan bir kitaptır. Hayatlarında olan kadınları ya başka erkeklere gitmeleriyle ya da ölmeleriyle kaybeden erkeklerin hikayelerini anlatan Kadınsız Erkekler, tüm çalışmalarını tanımlayan aynı alaycı mizahla kaleme aldığı öyküleriyle modern bir klasik yarattı. 

Sırça Köşk – Sabahattin Ali
Edebiyatımızın en önemli kalemlerinden biri olan Sabahattin Ali’nin 1944-1947 yıllarında yazdığı ve 1947 yılında yayımlanan fakat politik mesajlar içerdiği gerekçesiyle toplatılan kitabı Sırça Köşk, dördü masal biçiminde olan on yedi kısa hikâyeden oluşmaktadır. Eserlerinde daha çok kırsal yaşamı işleyen Sabahattin Ali, Sırça Köşk adlı kitabındaki öykülerin biri dışında diğerlerinde şehirde geçen yaşamlara odaklanan olay örgüleri yaratır. Kitaba adını veren masalsı öyküsünde Sabahattin Ali, üç tembel arkadaş tarafından kurulan ve zamanla bulunduğu şehirdeki halkı sömüren bir yapıya dönüşen Sırça Köşk üzerinden dönemin toplumsal ve politik eleştirisini yapmaktadır. 

Piyango – Shirley Jackson
1948 yılında The New Yorker dergisinde yayımlandığında daha önce herhangi bir kurgu eserinin ürettiğinden daha fazla sese sebep olan ve haftalarca okuyuculardan gelen mektup trafiğine sebep olan Shirley Jackson’ın Piyango adlı kısa öyküsü, topluluğun bir üyesinin şans eseri seçildiği, “piyango” olarak bilinen ve yılda bir kere düzenlenen bir ayinin yapıldığı kurgusal küçük bir kasabada geçmektedir. Piyongoda seçilmenin şok edici sonucu ise hikâyenin sonunda anlaşılır. 

Kozmokomik Öyküler – Italo Calvino
İtalyan yazar ve gazeteci Italo Calvino’nun en bilinen eserlerinden biri olan Kozmokomik Öyküler kitabı, on iki ayrı parçadan oluşan kısa öykü koleksiyonudur. Calvino Kozmokomik Öyküler’de, bugünkü bilimsel anlayışlara göre bazen yanlış olsa da her hikâye için bir bilimsel gerçeği merkeze almıştır ve bu gerçek etrafında şekillenen yaratıcı hikayeler yazmıştır. Italo Calvino’nun olağanüstü hayal gücü ve zekasının birleşim sonucu, evrenin evrimi hakkında büyüleyici bir dizi hikâye ortaya çıkmıştır Kozmokomik Öyküler’de. Kendilerini galaksiler arasında gezdiren, gezegenlerin katılaşmasını deneyimleyen, sudan karasal varoluşa geçen, hidrojen atomlarıyla oyunlar oynayan ve hatta bir aşk hayatları olan karakterlerini matematiksel formüllerden ve basit hücresel yapılardan yaratan Calvino, sürekli yaratılış, maddenin dönüşümü ve uzay ve zamanın genişleyen ve büzülen alanları gibi konularda gelişigüzel düşüncelere yer verir. 

On İki Gezici Öykü – Gabriel Garcia Marquez
1970ler ve 1980ler arasında kaleme alınan, ancak 1992 yılına kadar yayımlanmayan On İki Gezici Öykü, Avrupa’daki Latin Amerikalıların hayatlarıyla ilgili ustaca kaleme alınmış on iki ayrı kısa öyküden oluşur. Her ne kadar “yabancı” kelimesinin ne anlama geldiği On İki Gezici Öykü kitabının temel sorularından biri olsa da hikayelerin her birinde yerinden olmama ve yabancı bir ülkede yaşamın tuhaflığı temalarına değinen Gabriel García Márquez, göçmen deneyiminde hissedilen melankoli, azim, keder ve özlemin tuhaf bir karışımını aktarıyor okuyucuya. 

Doğu Öyküleri – Ferit Edgü
Askerliğini yapmak için gittiği Hakkari’de öğretmenlik yaptığı dönemlerin etkisiyle kaleme aldığı Hakkari’de Bir Mevsim romanının yazarı, edebiyatımızın önemli öykücülerinden biri olan Ferit Edgü, “Kimse” ve “Hakkari’de Bir Mevsim” romanlarıyla başladığı topluma yabancılaşma ve bireyin varoluşu temalarına odaklanan yolculuğuna Doğu Öyküleri adlı kısa öykü kitabıyla devam ediyor. Dört tane uzun olmak üzere on yedi kısa öyküden oluşan Doğu Öyküleri, Doğu’nun dağ köylerinde geçen acılı yaşamları anlatır. 

İyi İnsan Bulmak Zor – Flannery O’Connor
Flannery O’Connor’ın Güney Amerika’dan çıkmış en özgün ve kışkırtıcı yazarlardan biri olduğunu kanıtlayan ve günümüz edebiyatında klasikleşen bir eser olan İyi İnsan Bulmak Zor, yazarın on farklı kısa öyküsünü içermektedir. O’Connor’ın hayata dair apokaliptik görüşü, ana karakterin bir kurtuluş sorunuyla karşı karşıya kaldığı grotesk, genellikle komik durumlar aracılığıyla ifade edilir hikayelerinde. Kitaba adını veren İyi İnsan Bulmak Zor adlı kısa öykü, Georgia’dan Florida’ya giderken üç kaçak bir mahkûm tarafından yok edilen altı kişilik bir ailenin hikayesini anlatır. 

Aşk Konuştuğumuzda Ne Konuşuruz – Raymond Carver
İki çiftin kendi anekdotlarını ve deneyimlerini paylaşarak içki içip gerçek aşkın anlamı üzerine derin düşüncelere daldığı Aşk Konuştuğumuzda Ne Konuşuruz, hiç kimsenin yapamayacağı şekilde konunun özüne inen Raymond Carver’ın edebi minimalizm üzerine yaptığı bir alıştırmadır adeta. Kitapta yer alan Aşk Konuştuğumuzda Ne Konuşuruz ve diğer öyküleri, Carver’ın tüm zamanların en büyük kısa öykü yazarlarından biri olarak konumunu pekiştirmiştir.

Tanrı Olmak İsteyen Otobüs Şoförü – Etgar Keret
Günümüzde İsrail’in en çok satan yazarlarından biri olan ve kısa öyküleriyle bilinen Etgar Keret, kimi zaman bir saray soytarısı kimi zaman bir veliaht prens ve kimi zaman ise bir ulusun vicdanı olarak okuyucunun karşısına çıkar. Cüretkâr ve kışkırtıcı bir kara mizah olan Tanrı Olmak İsteyen Otobüs Şoförü, hayatın gizli gerçeklerini zekâ ve zekâyla aydınlatan anlık görüntülerle harmanlayan; kısa, yoğun, acı verecek kadar komik ve şaşırtıcı derecede dürüst kısa öykülerinden oluşmaktadır. 

Parasız Yatılı – Füruzan
Yoksullara yönelik hassas tasvirleri ve yurtdışındaki Türk göçmenlerinin yaşamlarının anlatımıyla büyük saygı gören Füruzan, Türk edebiyatının en bilinen kısa öykü yazarlarından biridir. On iki farklı öyküden oluşan ve yazarın en çok bilinen kitaplarından birisi olan Parasız Yatılı, daha çok anne ve kız arasındaki ilişkilere odaklanan hikayelerden oluşmaktadır. 

Ötekinin Rüyası – Julio Cortazar
Kitabın Tanıtımından: Julio Cortazar’ın üç ciltlik öykü külliyatının ilk kitabı olan Ötekinin Rüyası, edebiyata ve gerçekliğe yaklaşımıyla çağdaşlarını olduğu kadar sonraki nesilleri de derinden etkileyen Arjantinli yazarın zengin ve fantastik öykü dünyasının ilk durağı. Yazarın 1937-1945 arasında kaleme aldığı ilk dönem öykülerinin yer aldığı Öteki Yaka ve kendi ismiyle çıkan ilk eseri olan Hayvan Hikayeleri’nin (1951) yanında Oyunun Sonu (1956) ve Gizli Silahlar (1959) derlemelerini de içeren Ötekinin Rüyası, Cortazar’a aşina olanların her okuyuşta farklı yönlerini keşfedecekleri bir başucu kitabı, yeni başlayacaklar içinse mükemmel bir giriş niteliğinde. 

Burun – Nikolay Gogol
Rusya ve Doğu Avrupa’daki totaliter yönetim altındaki hayattan birçok kayda değer hiciv yazısı ortaya çıkmasına rağmen Gogol’un kaleme aldığı Burun, burnu bir zamanlar bağlı olduğu yüzden bağımsız bir yaşam sürmeye karar veren St. Petersburglu bir yetkilinin hikayesini anlatır. En iyilerin arasından en iyisi olan Burun, koku alma duyusu, toplum ve sınıf, kimlik temalarını işleyen absürt bir hikayedir.

Yanık Saraylar – Sevim Burak
Türk edebiyatının önde gelen kadın yazarlarından olan Sevim Burak, birçok farklı türde eser vermesine rağmen en çok öykü yazarı kimliğiyle bilinir. Öykülerinde bilinç akışı tekniğinin başarılı örneklerini veren Sevim Burak, ilk kısa öykü kitabı olan Yanık Saraylar’ı 1965 yılında yayımladı. Azınlıkların, yalnızların, umutsuzların dünyalarını betimleyen Yanık Saraylar, bireylerin ve bireylerin yaşama sancılarının hikayelerini anlatan altı öyküden oluşmaktadır.