Tiyatro seyyahlığı beni çok mutlu ediyor
Tiyatro sanatçı Özgür Özgülgün ile on beşinci çocuk kitabı Tiyatro Müzesi’ni konuşurken tiyatroyu yine merkezimize aldık…
11 Kasım 2020 - 20:46
Özgür Özgülgün, “Tiyatro mesleğim ve umudum” diyor ve hayatında da kitaplarında da tiyatroyu merkezine alıyor. Bu söyleşinin de merkezinde yine tiyatro var. Çünkü çocuk kitaplarının arasında okuyarak ve yazarak yaşayan Özgülgün, tiyatronun olmadığı bir yaşam düşünemiyor.
Özgür Bey, merhaba! Bugün yazar kimliğinizle sohbet edeceğiz, ama önce tiyatro sizin için ne ifade ediyor diye sormak istiyorum?
Merhaba… Tiyatro mesleğim ve umudum. Onsuz yaşam düşünmedim. Hayatımın en önemli yerinde. Paylaşmak ve çoğalmak için tiyatro diyorum.
Peki bir tiyatro sanatçısı olarak yazmaya nasıl karar verdiniz?
Aslında eğitim kurumlarında yaptığımız etkinliklerde keyifli ve eğlenceli vakit geçirince bu hikâyeleri paylaşmaya karar verdik. Sağ olsun Epsilon Yayınevi bu konuda bizi yalnız bırakmadı ve dosyalarımızı basmaya karar verdi. Ders ve etkinliklerin bize armağan ettiği güzel eserler çıktı ortaya. İyi ki diyorum.
Size çok sorulmuştur bu soru diye düşünüyorum, ancak ben de sormak istiyorum: Neden çocuk kitapları?
Çocuk kitapları en çok okuduğum ve takip ettiğim keyifli eserler. Yaptığım işler gereği genç dostlarımızla sahne üstünde ve etkinliklerde en çok çocuk eserlerinden yararlanıyoruz. Bu sebeple okumak ve takip etmek çok kıymetli benim için. İnanılmaz keyif alıyorum. Bıraksalar günlerce aylarca çocuk kitaplarının arasından çıkmam vallahi.
DİL, İNSANIN ÜLKESİDİR
Tiyatro Müzesi, on beşinci kitabınız, ancak bir yandan da yeni yayınevinizde ikinci kitabınız. Planlarınız neler, çalışmalarınız nasıl gidiyor?
Okumak ve etkinlikler, yeni eserlerin tetikleyicileri oluyor. Planlarımızı takım halinde yapıyoruz. Yayınevi, genel yayın yönetmeni, editörler ve çizer arkadaşlar grup halinde genç dostlarımız için çalışıyoruz. Genç okurlarımız bizim için çok değerliler ve umudumuz onlar. Çoğalarak yazmaya devam edeceğiz.
Bir yazar için kitabı yayımlama sürecindeki en önemli kriterler neler?
Ben çocuk edebiyatı ve çocuk kitabı diye kategorize edilen eserlere, takım ruhunun yapıtları diyorum. Takım halinde çalışıp samimiyet duygusunu yakaladığınızda başarı kendiliğinden geliyor. En önemlisi samimiyet ve tabii ki dil. Dil insanın ülkesidir.
Sanatçılar için hep bir ilhamdan bahsedilir. Sizin ilham kaynağınız nedir?
Genç arkadaşlarım ve onların fantastik dünyaları benim en büyük ilham kaynağım oluyor. Ben eğitim kurumlarında onlara ders verirken sürekli gözlem yapıyorum. Nasıl yaşadıklarını ve dünyaya nasıl baktıklarını çok iyi görüyorum. Bu yazmak için yeterli oluyor. Gözlem ve samimiyet duygusu diyelim.
TİYATRO SEYYAHLIĞI BENİ ÇOK MUTLU EDİYOR
Kitabın arka kapağında, “Tiyatroyu ve perde arkasını keşfetmeye hazır mısınız?” diye soruyorsunuz. Hikâyenizin çocuklara tiyatro perdesini aralaması ilhamıyla yazmış olabilir misiniz bu kitabı?
Neden olmasın! Tiyatroyu tanıtmak için ev sahipliği yapıyorum. Mesleğimin inceliklerini genç dostlarımla paylaşıyorum. Tiyatro seyyahlığı beni çok mutlu ediyor.
Siz de çocukken tiyatroya düşkün müydünüz?
Tiyatro benim için büyülü ve aynı zamanda gerçek dünya gibiydi. Çocukluğumda içime giren o heves, yıllar sonra mesleğim oldu. İnsanı insana insanla insanca anlatan başka bir meslek yok ki. Sanat uzun, hayat kısa…
Sahnenin sizce en çekici yanı nedir?
Büyülü dünyası en çekici yanı diye düşünüyorum. Kafesin biri, bir kuş aramaya çıktı…(Franz Kafka) Bana tiyatro ile kendi dünyamın kapılarını araladı. Gizemli ve büyülü dünya, sahnenin vazgeçilmez ve bir o kadar çekici yanı oluyor.
Bundan sonra yazacağınız kitapta da başrol tiyatroda mı olacak?
Bu harika bir soru. Yayınevi ile bundan sonra tiyatro serisi üzerine bir düşüncemiz var. Uzun uzadıya üstüne düşünüp beraberce ortak karar verdiğimiz temelinde “tiyatro” olacak, yeni eserler yazacağız. Bunun sorumluluğu ve heyecanı şimdiden beni sarmış durumda.
Heyecan ve enerji güzel şeyler…
Her ne kadar sürç-i lisan ettikse af ola…
