Pandemide çalışmak zorunda kalanların öyküsü: Eve sığmayan hayatlar...
05 Ocak 2021 - 16:48
Tanıtım Bülteninden
NASIL HAZIRLANDI?
Pandemi koşullarında belgesel filmlerin geleneksel yöntemleri de değişime uğradı. “Eve Sığmayan Hayatlar” bu anlamda yenilikçi ve deneysel bir belgesel olarak tasarlandı. Kargo, market, sağlık ve banka çalışanı dört emekçi, pandemi boyunca yaşadıklarını, hazırlanan sorulara verdikleri cevapları içeren metinlerle anlattı. Halen çalıştıkları için güvenlik kaygısından ötürü kimliklerine yer verilmedi. İşçilerin yazdıkları mektuplara ise değerli oyuncular Nur Sürer, Laçin Ceylan, Mahir Günşiray ve Kerem Fırtına ses oldu.“Avrupa Birliği Sivil Düşün Programı’nın Bizi Bağlayan Şeyler Özel Desteği” ile çekilen belgesel, işçilerin salgın dönemindeki hak ve taleplerini; kendi anlatımlarının yanı sıra güncel gelişmelerle salgının seyrini kronolojik olarak görselleştirerek aktarıyor. Bu gelişmelerin çalışmak zorunda olan işçilerin hayatına nasıl yansıdığı paralel bir kurguyla birbirini tamamlayacak şekilde kuruldu. Bu minvalde belgesel, dört başlık üzerine inşa edildi. İlk bölümde dört işçinin salgının başladığı döneme dair anlatımları; ikinci bölümde salgının ilerlemesi, önlemlerin artmasıyla #evdekal çağrıları yükselirken çalışmak zorunda olmak ve hayatlarındaki değişiklik, yarattığı psikolojik-fiziksel etki; üçüncü bölümde ağır çalışma ve mobbing gibi uğradıkları hak kayıpları ve bunların yarattığı etkiler; dördüncü bölümde ise hak talepleri yer alıyor. Tüm bu anlatımlarla belgesel, salgının ilerlemesiyle derinleşen sınıfsal adaletsizliği de ortaya çıkarıyor.
YÖNETMENDEN
Koronavirüs salgınının başlamasıyla birlikte alınan tedbirler çerçevesinde birçok insan evlerinde izole bir yaşam kurmayı başardı. Ancak ilk günden itibaren evde kalamayan, salgın günlerinde çok farklı iş kollarında yer alan milyonlarca emekçi çalışmak zorunda kaldı. Üstelik, işlerini kaybetmemek, hayatta kalabilmek için hayatlarını riske atarak. Özellikle salgının en yoğun olduğu dönemde sağlık çalışanı, bankacı, kargocu, market çalışanı, inşaat işçisi birçok emekçi, çalışmaya artan iş yüküyle ağırlaşan koşullarda devam etti. Hazırladığımız belgesel film, salgında koşulları her gün daha da ağırlaşan emekçilerin, bu süreçte yaşadığı hak kayıplarını birçok boyutuyla yansıtarak duyurmayı amaçlıyor. Çalışmamızın, ilgili yönetim mekanizmalarına ulaşmasını sağlayarak, işçilerin koşullarının iyileştirilmesi, uğradıkları her türlü hak kaybının giderilmesi için bir fayda sağlamasını ümit ediyoruz.
Salgında hasta ve ölüm oranları, en fazla üretim merkezlerinin bulunduğu işçi yoğun kentlerde görülmesine rağmen bu konuda atılması gereken somut adımlar atılmadı. Emekçiler “çalışmaktan kaçınma hakkı” başta olmak üzere sahip oldukları birçok haktan yararlanamadığı gibi, işten çıkarılan/ayrılanlar nedeniyle çalışma koşulları daha da ağırlaştı. Özellikle ilk günlerde koruyucu malzemeye erişmekte zorlanan birçok sağlık çalışanı, hastaları tedavi ederken virüs kaptı ve hayatını kaybetti. Banka, market ve kargo çalışanlarının iş yükleri kaldırılamayacak düzeyde artınca aralıksız ve izin kullanmadan çalıştılar. Ayrıca, bütün sektörlerde emekçiler artan oranlarda mobbinge maruz kaldı. İşçilerin bu dönemde en fazla, işçi sağlığı ve iş güvenliği kurallarına uyulması için atılacak adımlara; insanca çalışma, insanca yaşanacak ücret hakkı başta olmak üzere temel sosyal haklarına erişmelerinin sağlanmasına ve en önemlisi seslerinin duyulmasına ihtiyaçları var.
KÜNYE
Yapımcı-Yönetmen: Sertaç Yıldız
Kamera: Sertaç Yıldız
Kurgu: Çiğdem Mazlum
Ses-Miksaj: Mennan Yılmaz
Müzik: Cem Mazlum
ANLATICILAR
Nur Sürer
Laçin Ceylan
Mahir Günşiray
Kerem Fırtına
