Nabokov'a göre hangi büyük yazar sansasyon meraklısı biriydi?

Dünya edebiyatının önemli yazarlarından Nabokov’un birçok yazara dair önyargılı bakışı mevcuttu. Dostoyevski, Sartre bunlardan sadece birkaçıydı…

08 Eylül 2021 - 12:19

Vladimir Nabokov elli altı yaşındayken son derece saçma skandallar eşliğinde basılan Lolita’ya kadar dünyaca ünlenmiş değilse de her zaman yeteneğine inanmıştır. Rahat konuşan biri olmasını bağışlatmak için şöyle der: ‘‘Ben bir dahi gibi düşünüyor, saygıdeğer bir yazar gibi yazıyor ve bir çocuk gibi konuşuyorum.’’ Joyce, Kafka ya da Proust olsun, başkalarından etkilendiğinin söylenmesinden müthiş rahatsız olur, ama onu en çok öfkelendiren ‘ucuz, kaba ve sarsak bir sansasyon meraklısı’ olarak nitelediği ve nefret ettiği Dostoyevski’den etkilendiğinin söylenmesidir. Aslına bakılacak olursa tüm yazarlardan nefret eder; Mann ve Faulkner, Conrad ve Lorca, Lawrence ve Pound, Camus ve Sartre, Balzac ve Forster. Henry James, Conan Doyle ve H. G Wells’e karşı daha hoşgörülüdür. Joyce’un Ulysses’ine hayrandır ama Finegans Wake’i ‘yerel edebiyat’ olarak niteler ki aslında Joyce da bu romanından pek memnun değildir. Yurttaşı Andrey Beli’nin Petersburg’unu Proust’un Kayıp Zamanın İzinde’sinin ilk yarısını ve Puşkin ile Shakespeare’i daha katlanılır bulur. Don Quijote’u anlamaz ama pek sevmemesine karşın romanı onu heyecanlandırır

KAYNAK: Javier Marias- Yazınsal Yaşamlar Can Yayınları